Anadolu Gençlik'ten Doğu Türkistan'daki zulme tepki
AGD (Anadolu Gençlik Derneği ) Erzurum Şubesi, Doğu Türkistanlı Türklerin maruz kaldığı zulme dur demek için basın açıklaması yaptı.
Yakutiye Kent Meydanında yapılan Basın açıklamasına, Erzurum Sivil Toplum Kuruluşları Platformu temsilcileri, sendika temsilcileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve Erzurum halkı katıldı.
Lalapaşa Cami'de kılınan Cuma namazı sonrası , Anadolu Gençlik Derneği Temsilcisi Erzurum Evrensel Hafızlar Dernek Şube Başkanı Abdurrahman İkinci yaptığı, basın açıklamasında
Dünyanın her neresinde zulüm gören ,mağdur ve mazlum olan bir insan varsa bunun sorumluluğu hiç şüphesiz biz Müslümanların ve vicdan sahibi insanların üzerindedir.
Dünya tarihinde yaşanan binlerce savaşa barış ve adalet sağlanamamış aksine tüm anlaşmalar ve Avrupa Birliği, NATO gibi kuruluşlar başta olmak üzere uluslararası bir çok kuruluş emperyalizmin ve sömürgeci anlayışın güçlenmesine sebep olmuştur.
"emperyalist ve katil" olarak tanımladıkları Çin Halk Cumhuriyeti'nin yıllardır işgal ettiği Doğu Türkistan'da her türlü yöntemi kullanarak sistematik katliamlar gerçekleştirdiği ve hastalık, salgın bahane edilerek insanların Çin yönetimi tarafından evlerinde ölüme terkedildikleri iddia edilirken; geçtiğimiz günlerde ise çıkan yangına müdahale edilmeyerek aralarında çocukların da yer aldığı Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin şehit edildiğini söyledi.
2016 yılından bu yana 3 milyonu aşkın kardeşimiz ,toplama kamplarıyla hürriyetlerinden yoksun bırakıldı kısırlaştırma programlarına tabi tutuldu. Ayrıca hastalık ve salgın bahane edilerek kardeşlerimiz Çin yönetimi tarafından evlerinde ölüme terkediliyor.
Geçtiğimiz günlerde ise çıkan yangına müdahale edilmeyerek arasında çocukların da yer aldığı Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz şehit oldular açıklaması yapan Abdurrahman İkinci, Çin zulmüne dur demek için yapılması gerekenleri şöyle dile getirdi; "Çin'in bu baskılara gerekçe olarak tüm Müslüman Doğu Türkistan halkını şiddetle ilişkilendirmesi de kabul edilemez. Başta Türkiye olmak üzere İslam ülkelerinin Müslüman Doğu Türkistan haklı talepleri doğrultusunda Çin'e karşı birlikte hareket etmeleri ve her platformda bu konuyu dile getirmeleri Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin seslerine ses katacaktır. Ayrıca bilinmelidir ki sadece üzüntümüzü belirtmek, sadece miting ve açıklama yapmak artık tek başına yeterli değildir. Zulmü durdurmak ve mazlum kardeşlerimize yardımcı olmak için eylem gerekmektedir. Kuklalara karşı hamasete dayalı söylemler geliştirip kuklacılara teslim olunarak gidilen yolda duvara toslamak kaçınılmazdır.
Dünyanın herhangi bir yerinde bir insanımızın haksızlığa uğramasını istemiyorsak bunun yolu İslam ülkelerinin hak ve adalet ekseninde güç birlikteliği yapmasından geçer. Dünyanın herhangi bir yerinde bir insanımızın haksızlığa uğramasını istemiyorsak bunun yolu D-8'in canlandırılmasından, D-60'ın ve D-160'ın kurulmasından geçer.
Dünyanın herhangi bir yerinde bir insanımızın haksızlığa uğramasını istemiyorsak bunun yolu tüm yeryüzünde adil bir düzenin kurulması için gayret etmekten geçer. Allah, hak ve adaletin tesisi için atılan adımları boşa çıkarmayacaktır."
Konuşma sonrası Doğu Türkistan'daki ZULME DUR DE konulu basına açıklamasına katılan katılımcılar hep birlikte Tüm Şehitlerimizin Ruhuna Fatiha süresini okuyarak dağıldılar.