Palandöken’in eteklerinde sadece kar değil, soru işaretleri de birikiyor.

Erzurum’da siyaset bu aralar “kış sert geçecek” der gibi ağır ağır ilerliyor ama ayak izleri her yerde. Palandöken’in eteğinde kar tutar, ama gönül işinde soğuk daha çabuk hissedilir.

Milliyetçi Hareket Partisi, Erzurum genelinde ardı ardına etkinlikler, ziyaretler, temaslar gerçekleştirmeye başladı. İlçe ilçe dolaşılan sokaklarda “biz buradayız” mesajı veriliyor. Ancak mesele yalnızca sahada görünmek değil; mesele, gönüllerdeki boşluğu doldurabilmek.
Çünkü Erzurumlu bilir: Çok gezmek marifet değil, niyetin ne olduğu marifettir.

Zira hafıza, siyasette en inatçı muhafızdır.

Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin, geçmişte “terörün siyasi uzantısı” olarak nitelendirilen DEM Parti ile yürütülen ortak çalışmalar ve birlikte yapılan basın açıklamalarında yer alması, Erzurum’un ülkücü damarında derin bir sızı bırakmıştı. Bu topraklarda, “Dün dündür, bugün bugündür” sözü kolay kabul görmez. Erzurumlu, sözü tartar, duruşu ölçer, sonra hükmünü verir.

Şimdi soruluyor:
Bu ziyaretler, bu yoğun tempo, bu temaslar…
Acaba kırılan gönülleri onarmak, küsen tabanı yeniden saflara çekmek için mi?

Çünkü Ülkü Ocakları camiası ve yılların milliyetçi-muhafazakâr seçmeni, “biz neyi savunuyorduk, bugün neyin içindeyiz” sorusunu yüksek sesle sormaya başlamıştı. Erzurum’da siyaset, kalpten oynanır; gönül alınmadan sandık kazanılmaz.

Öte yandan Cumhur İttifakı’nın büyük ortağı AK Parti cephesinde ise sessiz bir durgunluk hâkim. Son aylarda Erzurum genelindeki çalışmaların, ağırlıklı olarak açılış törenleriyle sınırlı kalması, sahadaki eksikliği daha görünür kılıyor. Kurdela kesmekle gönül kazanılamayacağını bu şehir defalarca gösterdi.

Erzurum, tabelaya değil temasa bakar.
Fotoğrafa değil samimiyete inanır.
Söz verene değil, sözünü tutana itibar eder.

Bugün Palandöken’in gölgesinde siyaset yapanlar şunu unutmamalı:
Bu şehir, rüzgârın yönüne göre eğilenleri değil, fırtınada ayakta kalanları hatırlar.

Velhasıl;
Erzurum’da siyaset yeniden ısınıyor ama hangi ateş gönülleri ısıtır, hangi ateş yakar, onu zaman gösterecek. Çünkü burada terazinin bir kefesinde sandık, diğer kefesinde hafıza vardır. Ve Erzurum’un hafızası kolay kolay silinmez

Kar Var, İz Var; Yol Hâlâ Meçhul

Bu şehirde kış erken gelir, ayaz sert vurur. Kar yağınca herkes yürür; ama kim nereye bastı, kim yol yaptı, sabah olunca belli olur. Erzurum’da işler böyledir: Gece atılan adım, gündüz sayılır.