Beyoğlu’nun Efsane İsmi: Hızlı Güven

İstanbul’un yeraltı dünyasında mertliği ve cesaretiyle nam salan “Hızlı Güven” lakaplı Güven Sabuncu, Beyoğlu’nun en büyük kabadayılarından biri olarak anılıyor. 16 yaşında Erzurum’un Pasinler ilçesinden İstanbul’a gelen Sabuncu, kısa sürede sokakların dilini öğrendi ve kendi raconunu belirledi.

Beyoğlu’nun karanlık sokaklarında gücünü yalnızca bileğinden alan Sabuncu, uyuşturucuya, kadın ticaretine ve namertliğe karşı durdu. Kendi kurallarını koyarak bu tür işlerden uzak kaldı ve bu işlere bulaşanlara karşı mücadele verdi. Ancak, dönemin kabadayıları gibi bar, pavyon ve eğlence mekânlarından haraç topladı ve bu şekilde ağırlığını hissettirdi.

Bununla birlikte, Erzurum’dan ve farklı şehirlerden İstanbul’a gelen gurbetçilere sahip çıktı. Onların iş bulmasına, barınmasına ve şehirde tutunmasına yardımcı oldu. Hızlı Güven, yalnızca sertliğiyle değil, babacan tavırlarıyla da tanınıyordu. Garibanın yanında, mazlumun arkasında durarak birçok insana destek oldu.

Korkusuz, cesur ve mert yapısı nedeniyle birçok kez haksızlık yapanların karşısına dikildi. Adaleti sağlamak adına girdiği kavgalarda yaralandı, birçok kez hastanelik oldu ama hiçbir zaman geri adım atmadı. Ne paraya ne de şöhrete önem verdi. Onu tanıyanlar, küfürsüz konuşması, sözünün eri olması ve racona olan bağlılığıyla gerçek bir ağır abi olduğunu anlatıyor.

“Benim için namus ve şeref her şeyden önce gelir. Namertlere boyun eğmem, kimseden bir şey istemem.” diyen Hızlı Güven, Beyoğlu’nda bir dönemin en çok saygı gören isimlerinden biri oldu. Bugün bile onun ismi, cesareti ve mertliğiyle anılmaya devam ediyor.