Cadde ortasında, özel bir lokantanın tam karşısına kurulan sofrada kuyruk uzadıkça uzadı.
Yaşlı amca: "Vallahi bu soğukta böyle çorba görmek, gönlüme ilaç gibi geldi!"
Genç delikanlı: "Haydi bakalım, karnımız aç, gözü açık çorbayı kaptık mı tamam!"
Orta yaşlı teyze: "Ula, paylaşmak güzeldir, bereket sofrada gelir, eksik olmasın belediye!"
Küçük çocuklar çorbanın buharına bakıp:
"Ula, annem de bir tabak ister!" diyerek ailelerini yanlarına çağırdı.

Dağıtımı görenler gülüşerek birbirine takıldı:
"Belediye elini öpülesi, Allah razı olsun!"
"Ula, kışın ortasında gönül ısıtan iş mi olurmuş!"
Belediye yetkilileri de mikrofon uzatan muhabire:
"Halkımızın gönlü açılsın, sofralar paylaşmakla güzelleşir" diyerek, yardımın yıl boyunca ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını temenni etti.
Soğuk rüzgar umurlarında değildi kimsenin; caddeyi sıcak sohbetler, kahkahalar ve tebessümler doldurdu. Herkes çorbasını alıp ekmeğini kaptığında, gönüller adeta bahar güneşi gibi ısındı.

Minik bir çocuk annesine sarılarak: "Ula, bir dahaki sefere de aynı çorbadan isteriz!" diyordu.
Yaşlı amca kahkaha atarak: "Eee, Aşkale'de soğuk kış da olsa gönül sıcakken ne gam!"
Bugün Aşkale'de çorba sadece karın değil, gönülleri de doyurmuştu.